Bir kahvenin 40 yıl hatırı var derken aslında , mevzu bahis olan kahve degil ,yapılışı ve kiminle içildigidir
Sizler için İzmirden gelen bir kahvecinin fotograflar ile etkileşen hikayesini anlatacagım
Mersin Marinada 10 gün sürecek olan bir kitap fuarında enfest bir kokuyu takip ettim ve kumda kahve keyfini erkenden tattım !
Kahvenin köpügünde sır olsak kimi zaman ,
Efsaneler takılsa dem dem aşk agzımıza ,
Kahveye demirlese cümleler takvimlerde an ..
ve o an sadece nefes alsak
Osmanlı zamanında en çok özendigim şey,
kahve artı lokum keyfiydi ve günümüz şartlarında vintage pudra temalı gayet romantik porselenli sumumlar mevcut
Fuarda tamamiyle bu alışkanlıgı def eden ve lezzet harikası kahveler ile tanıştım
Derim ki ;kahve aynı kahvedir belki ..,köpügü ile rengiyle ,dumanıyla ama içilen kahveler ruhunun süzgecinden geçer ve tadları degişir
Belki kahveyi bu kadar sevmem blogumda bu denli 40 yıllık hatıra yer vermeme neden ama ne yazık ki öyle degil :) bu tamamen lezzete dayalı bir sunum .
Acı kahve severlerdenim bu yüzden Hatay kahvesini tercih ettim , 6 çeşitten oluşuyor ve sana göre muhakkak bir seçenek buluyorsun
Minik bir kagıda yer veriyor yanında, heyecan duyuyorsun sana dair bir şeyler yazacagını düşündügün bir kagıt parçası ..
belki fazla megolamanca ama sana özel olan bir şeyin mütavaziligi olmamalı
Tatlı bir şerbetten alıp kagıdımı açtıgım an aslında kendimi başka bir yerde başka insanlar ile hayal ettim .Benim ki bir düştü elbette ,fakat zaman bile benim için önemini kaybetmişti çünkü nerde bir yazı görsem beni çeker kendinde hapseder ve ben sadece kelimelerde kaybolurum
Yazıyı okumak kadar yazmakta bir seçenekti tabiki ama bunu kahve pişirip yapmak ayrı meziyet olsa gerek :)
Pembe bir kagıtta 3 senelik anı kutuma ilave olacak bir yazı daha eklendi biraz fal tadında biraz da mizahi bir tebessüm katacagım
Bir kahvenin kaç yıl hatırı olur ? bilemem ama bu kahve için son 9 gün
HOŞCA GÜNLER :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder